Entrika
Ana Sayfa şiirleri kitapları hayatı

 

jiujitsu ekselansları
kurşun deliği
heder
aşka dair
tereddüt
korkunç saat._
sır göçü._
yazılı yapılan sözlü._
fenalık._
alicede bava._
kırgınhormon
Bir Martıyı Ağlattın Sen 2
Bir Martıyı Ağlattın Sen
Azılı Aşklar Şatosu
Ölümü de Kusacağım
evarkadaşı
İhmal
Aids
Nazım
Bodrum
Oyuncak
Prosedür
Parantez
Entrika
De Gülüm

 

          ENTRİKA


	Ah nasılda geçiyor zaman
	Yeni ölmüş birinin üstünü örtercesine narin
	Heryerde akşamüstleri bir gül gibi kopartılabilir
	Polisle tartışan kadının arasına bayılan deniz
	Neden her denizin bir de annesi olmasın
	Bir elin bir elden hamile kalması kadar zengin
	Ve Taksim'den Beşiktaş dolmuşuna binen sardunya
	Her adam adını bir yerlerde düşürebilir
	Bu şiir yazıldığı gibi okunmalı
	Bu hayat bilindiği gibi yaşanacaksa
	Yani hüzün dediğim yalnızca bir küfürdür
	Ve küfür bir karanfilin ağzına ne kadar yakışırsa
	Kalın kırmızı bir çizgi çekin aşkın altına
	Bakışların altına, ihanetlerin, intiharların da
	Sonra karşılarına geçip şaşırın biraz
	Yani uçuruma yuvarlanan kamyona koşan köylü çocuklar
	Direksiyonun başında bir palyaço bulunca nasıl nar gibi şaşırsa
	Ah nasılda geçiyor zaman 
	Nefes nefese doğan sevdaya rağmen
	Keşke bir şeyler keşfetseydik diyor insan
	Ve mezarlık yoluna sapıyor hemen
	Ben bütün bir gece uyumadan ölebilirim
	Herhangi biri bütün bir gece ağlayabilir
	Unutturabilir saydam bir renk eski bir sevgiliyi
	Ve bir camın patlayarak kırılması
	Eski bir sevgiliyi birdenbire
	Hatta acımasızca hatırlatabilir
	Yani sevgili dediğim yalnızca bir fıkradır
	Hem insan bir fıkraya daha ne kadar gülebilir
                                              	küçük  İSKENDER
                                                 

                                                Geri İleri