|
|
ENTRİKA Ah nasılda geçiyor zaman Yeni ölmüş birinin üstünü örtercesine narin Heryerde akşamüstleri bir gül gibi kopartılabilir Polisle tartışan kadının arasına bayılan deniz Neden her denizin bir de annesi olmasın Bir elin bir elden hamile kalması kadar zengin Ve Taksim'den Beşiktaş dolmuşuna binen sardunya Her adam adını bir yerlerde düşürebilir Bu şiir yazıldığı gibi okunmalı Bu hayat bilindiği gibi yaşanacaksa Yani hüzün dediğim yalnızca bir küfürdür Ve küfür bir karanfilin ağzına ne kadar yakışırsa Kalın kırmızı bir çizgi çekin aşkın altına Bakışların altına, ihanetlerin, intiharların da Sonra karşılarına geçip şaşırın biraz Yani uçuruma yuvarlanan kamyona koşan köylü çocuklar Direksiyonun başında bir palyaço bulunca nasıl nar gibi şaşırsa Ah nasılda geçiyor zaman Nefes nefese doğan sevdaya rağmen Keşke bir şeyler keşfetseydik diyor insan Ve mezarlık yoluna sapıyor hemen Ben bütün bir gece uyumadan ölebilirim Herhangi biri bütün bir gece ağlayabilir Unutturabilir saydam bir renk eski bir sevgiliyi Ve bir camın patlayarak kırılması Eski bir sevgiliyi birdenbire Hatta acımasızca hatırlatabilir Yani sevgili dediğim yalnızca bir fıkradır Hem insan bir fıkraya daha ne kadar gülebilir küçük İSKENDER |